Zamanında Mahavishnu'ya "bloga hiçbişey yazmıycaz, o öyle kalıcak, hiç açmayalım daha iyi" derken şimdi iki blogu aynı anda yürütüp bir de insanlara blog açmaları konusunda teşviklerde bulunuyorum. Garip oldu farkındayım.
Şimdi aslında geçen hafta yazmış olmam gereken bir yazıyı utanarak şimdi yazayım.
Merzifon gibi insanların nereye bağlı olduğunu bilmedikleri bir Amasya ilçesinde bir hafta geçirdim bu insanla. Aynı odada kalıp her sözcükten şarkı üretmesini dinledim mesela.
Yakınlarda bu insan dışardan ufak bir destekle kendi blogunu açtı!
Geçen hafta izleyicilerim arasında tanımadığım bir isimle karşılaşınca fark ettim yeni bir blog olduğunu, ama kime ait olduğunu bilmiyordum ki bana bir mesaj geldi.
"Daha giriş yazım bile yoook!!" konulu mesajla blogun sahibinin kim olduğunu da anlamış oldum.
Şimdi SAT sözcüklerine blogundan çalışıyor, arada çok güzel şarkı sözleri koyuyor, benim gibi kafasını boşaltıyor.
Gülünce çok sevimli olan kıvırkıvırcık bir insan.
Tanısanız çok seversiniz bence.
Bir de foolonthehill var...
Aslında bu sene ÖSS'ye (yada adı değişince nolduğunu bilmediğim o sınava) hazırlanıyor. Hatta sırf bu yüzden "blog işine bu sene girme, bağımlılık yapar bak" gibi söylemlerle onu vazgeçirmeye çalıştım ama o gitti kendine şahane bir blog kurdu.
Şimdilik copy-paste'lerle geçiniyor gerçi, yine de neyi copy-paste edeceğini iyi biliyor.
Herkes gibi, bizim gibi, o da kafasını toparlamak için, öylesine yazıvermek için kurdu blogunu. Bence gayet de güzel oldu.
Şu sıralar onu da pek göremiyorum, ama gördüğümde çok güzel sohbet edebildiğim insanlardan biri.
Beatles'la, şiirle yaşayan bir sonbahar insanı.
Tanısanız çok seversiniz bence.
İşte böyle.
"I hear the ancient footsteps like
the motion of the sea
Sometimes I turn, there's someone there,
other times it's only me."
the motion of the sea
Sometimes I turn, there's someone there,
other times it's only me."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder